Türk Sinemasının son yıllarında kentsel dönüşüm temasına odaklanan birçok yapım vizyona girdi. Bu tarz filmlerin genel olarak konusu şöyle olur: Kapitalist düzen destekçisi müteahhitlere karşı yoksul halkın içinden bir cengâver çıkar ve binanın yıkımına engel olur. Kahramanın ilk denediği yol parayı denkleştirmek olur. Başına gelen türlü komik olaylardan sonra ya parayı bulur ya da firmanın yasa dışı yaptığı bir hatadan yola çıkarak yıkımın önüne geçer. Zaman zaman duygusal anlar ortaya çıksa da çoğunlukla komedi ve karmaşadan beslenir. Son Çıkış (2018) filminin kahramanı ise mahalleyi veya binayı değil kendini kurtarmaya çalışıyor. İstanbul’da yaşayan bir beyaz yakalının kabusuna odaklanarak kentsel dönüşüme farklı bir bakış açısıyla yaklaşıyor.
İlk yönetmenliği olan Canavarlar Sofrası (2011) ile yakın geleceğe karamsar bir bakış atan Ramin Matin, bu sefer daha hayatın içinden, günümüzden bir distopya ile karşımıza çıkıyor. Bir inşaat firmasında mimar olan Tahsin, eski arkadaşı Siren’in Muğla’ya yerleşip organik tarım yaparak hayatını sürdürdüğünü öğrenir. Yaptığı işten ve boşanma sürecindeki karısından sıkılan Tahsin, Siren’in “sen de gel” çağrısına kulak verir. İstanbul’daki her şeyi bırakıp Siren’in yanına gitmeye karar verir. İşi bırakınca arabası, telefonu elinden alınır ve İstanbul’dan kaçması artık hiç kolay olmayacaktır.
Tahsin’in kaçış sürecinde başına türlü türlü absürt olaylar gelir. İstanbul’un dikey yapılaşması filmin arka fonunu oluştururken yan karakterleri ise Tahsin gibi beyaz yakalılardan değil mahalle kültürünün içinde yaşayan insanlardan seçer. Uyumsuzluklardan ilham alan film, ilk önce İstanbul trafiği ve kalabalığında, sonrasında ise kentsel dönüşümün arka mahallelerinde geçer. Kentsel dönüşüme karşı eleştirisini tabelalar, gürültü ve adeta göğü delen upuzun binalar ile göstermeye çalışır. Genel olarak ise ona çok uzak olan mahalle kültürüyle savaşan bir beyaz yakalının kabus dolu yolculuğuna odaklanır. Bu yönden baktığımızda sistem eleştirisinin diyaloglardan çok görüntü ve ses üzerinden verildiğini, filmin asıl amacının ise bireysel sorunlara odaklanmak olduğunu söyleyebiliriz.
Üstü kapalı olarak filmin finaline doğru gerçekleşen kırılma anına değinmek gerekirse; özellikle şehirden kaçmaya hevesli orta ve üst sınıf için şaşırtıcı ve trajik olduğunu söylemek lazım. Bu kısımda sorunun toplumsaldan çok bireysel olduğu ön plana çıkarken yalnızlaşan ve kendini diğerlerinden üstün gören, sisteme ait olmadığını düşünen insanlara ders verir nitelikte. Bozuk düzene hizmet edip sonrasında ruhsal olarak ondan kaçabilmek açıkçası pek de mümkün değildir.
Son Çıkış filmi, hem kentsel dönüşüme hem de şehirde yaşayanların bireysel çıkmazlarına trajikomik bir bakış atan eğlenceli bir kabus. Şu anda en büyük sorunlarımızdan sadece biri olan kentsel dönüşüme salt komedi veya dram üzerinden değil, biraz örtük de olsa kara mizahla yaklaşıyor. Türkiye çapında 25 gibi kısıtlı sayıda sinemada vizyona girebilen hatta salonların çoğunda tek seansla yetinilen Son Çıkış filmine bir şans verebilirsiniz.
KÜNYE / IMDB: 7,2
Yönetmen: Ramin Matin
Senaryo: N. Can Kantarcı
Oyuncular: Deniz Celiloğlu (Tahsin), Ezgi Çelik (Siren), Gizem Erdem (Alev), Ayşe Nil Şamlıoğlu (Bediha), İbrahim Selim (Akın), Gökçen Gökçebağ (Haluk), Pınar Töre (Elif), Müfit Kayacan (Berber)
Müzik: Barış Diri, Tamer Temel
Görüntü Yönetmeni: Tayman Tekin
Kurgu: Evren Lus
Ülke: Türkiye