Liste oyuncuların soyadlarına göre alfabetik oluşturulmuştur. Hem iyi kara filmlerde başarılı oyunculuklar sergileyen hem de çok sayıda kara filmde oynayan aktörleri tercih ettim.
Humphrey Bogart
Humphrey Bogart denilince akla hep Casablanca gelse de, oynadığı kara filmlerle de hafızalara kazınmıştır. Kariyerinin ilk yıllarında gangster filmlerinde yancı olarak gördüğümüz Bogart, sonra takım elbisesini bırakıp, trençkotunu ve şapkasını giyip başrol olarak karşımıza çıkmıştır. Bazen dedektif (The Maltese Falcon, The Enforcer, The Big Sleep), bazen soyguncu (The Desperate Hours), bazen eski bir asker (Key Largo, Dead Reckoning) olarak karşımıza çıkar. Her daim meteliksiz ve serseri ruhludur. Lafı gediğine koyacak, etrafında çevrilen dolapların farkına varacak kadar kıvrak zekalıdır. Hep aşık olunmayacak kadınları sever, onu dibe götürmeye çalışsalar da bir şekilde sıyrılmayı başarır.
Bogart orta yaş karizması, ağır duruşu, imalı gülümsemesi, nükteli sözleri, tek bir yumruk veya tokat darbesiyle düşmanını indirmesi ve Lauren Bacall ile olan aşkı ile akıllarda kalacak.
Richard Conte
Richard Conte, kara filmlerde suçsuz bir mahkumu (Call Northside 777), babasının intikamını almak için maceraya atılan temiz, korkusuz bir adamı (Thieves’ Highway), haber peşinde koşan bir gazeteciyi (The Blue Gardenia) canlandırdı. Ama en etkileyici performansı The Big Combo filmidir. Gangster Bay Brown’u oynadığı bu filmde yaptığı (veya yaptırdığı) işkencelerle hafızalardan silinmeyecek bir oyunculuk sergiler.
Kirk Douglas
Kirk Douglas, kariyerine kara filmle başlayan aktörlerdendir. The Strange Love of Martha Ivers, Out of the Past ve I Walk Alone filmlerinde yardımcı rolde karşımıza çıkan Douglas, Champion, Detective Story ve Ace in the Hole gibi kara filmlerle başrole geçiş yaptı. Kariyerine korkak, sinik bir karakteri canlandırarak başladı ve gittikçe hırslı, acımasız bencil karakterlere doğru yol aldı. Özellikle Ace in the Hole filminde yerel bir gazetecinin şöhret uğruna insanları nasıl kullanabildiğini göstererek çok başarılı bir performansa imza attı.
Sterling Hayden
Sterling Hayden, hem kara film hem de western filmleriyle hatırlanır. The Asphalt Jungle ve The Killing’de bir soyguncuyu canlandırırken, Crime Wave’de soyguncuların peşine düşer, Suddenly’de suikastı önlemeye çalışır
Johnny Guitar, western ile kara filmi aynı potada eritmeye çalışan bir filmdir. Bazıları kara filme dahil ederken (hatta western noir diye bir alt tür fikri ortaya atanlar olmuştur.) bazıları ise sadece kadınların ön plana çıktığı bir western olarak sayarlar. Filme ismini veren Johnny Guitar karakterini canlandıran Hayden, silahı bırakıp gitarla takılan bir kovboyu oynar.
Burt Lancaster
Burt Lancaster aslında kara filmle adı çok anılan bir oyuncu değil. Kariyerinin ilk filmi bir kara filmdi (The Killers). Devam eden yıllarda da birçok kara filme (Brute Force, I Walk Alone, Sorry, Wrong Number, Criss Cross) imza atmış olmasına rağmen daha sonra dram ağırlıklı filmlerde ön plana çıktı. Oynadığı kara filmler arasında Sweet Smell of Success en başarılı filmidir. Canlandırdığı kalburüstü gazeteci karakteriyle medyanın nelere kadir olduğunu, ne dolaplar döndüğünü başarılı bir şekilde yansıtıyor.
Peter Lorre
Peter Lorre, kara filme göz kırpan M adlı filmle bir seri katili canlandırarak sinemaya adım attı. Değişik yüz yapısı ve oyunculuğuyla binbir surat tabirinin hakkını veren Lorre, ilk kara film olarak kabul edilen The Maltese Falcon filmiyle de bir suçlunun gayet naif olabileceğini bizlere göstermiş oldu. Kariyerinde birçok film türünde oynadı. Sayısı azımsanmayacak birçok kara filmde (The Face Behind the Mask, The Mask of Dimitrios, The Chase, Black Angel, Three Strangers, The Verdict, Quicksand…) de rol alan Lorre, korku filmleriyle de hatırlanır.
Robert Mitchum
Robert Mitchum, kara film, western, komedi, korku-gerilim gibi birçok türde filmde karşımıza çıkmıştır. Mitchum ve kara film denilince akla özellikle iki film gelir: The Night of the Hunter ve Out of the Past. The Night of the Hunter’da kötü demenin hafif kalacağı bir karakteri canlandırır. Bir elinin parmaklarında ‘love’ diğerinde ‘hate’ yazar. Hem aşırı bir şekilde dindar hem de canidir. Bu filmdeki oyunculuğuyla efsaneleşen aktör oynadığı diğer kara filmlerde daha çok alaycı ve serseri bir karakter çizer. Özellikle karakteristik yüzü ve bakışları, vatkalı ceketleri ile dikkat çeken Mitchum, diğer kara film aktörlerine göre uzun bir hayat (80 yıl) yaşadığından birçok filmde izleyebildiğimiz için onun kadar biz de şanslıyız. (Crossfire, Where Danger Lives filmlerinde de oynamıştır.)
Edward G. Robinson
Edward G. Robinson gangster filmleriyle başlayıp kara filme geçiş yapmıştır. İlk önemli oyunculuğu Little Caesar filminde canlandırdığı Rico karakteridir. Küçük dolandırıcılıklardan kendi yöntemleriyle yükselip büyük bir gangster olan Rico’yu anlatan filmden sonra Robinson gangster filmlerine bir süre devam etti. Sonrasında birçok kara filmde (Double Indemnity, The Woman in the Window, Scarlet Street, The Stranger, Key Largo, House of Strangers, Illegal…) oynadı. Kara film tarihinde önemli yer edinmiş birçok yönetmen ve oyuncuyla çalışan Robinson bazen gangster (Key Largo), bazen ölümcül kadın tarafından kandırılıp kötü yola sürüklenen temiz bir adam (The Woman in the Window, Scarlet Street), bazen de işine sadık hafiyeliğe soyunan huysuz bir ihtiyarı (Double Indemnity) canlandırdı. Hem kara filme hem de gangster filmlere oyunculuğuyla katkı sağlayan bu küçük adam gerek canlandırdığı baş karakterlerle gerekse yardımcı rollerle sinema tarihine etkisi yadsınamaz.
Orson Welles
Orson Welles’i anlatmaya pek gerek yok herhalde. Welles kara filme oyuncu, yönetmen, senarist olarak birçok alanda katkısı olmuştur. Journey Into Fear, The Stranger, The Lady from Shanghai, The Third Man, Touch of Evil kara filmlerinde oynamıştır.
Richard Widmark
Richard Widmark, ilk oynadığı filmle beraber kara filme de adımını atmıştır. Kiss of Death ile canlandırdığı psikopat gangster karakteriyle çok iyi bir performansa imza atar. Sonrasında Road House’da Cornel Wilde ile aynı kadına aşık olup kadını elde edebilmek için neler yapabileceğini, Night and the City ve Pickup on South Street filmlerinde ise küçük düzenbazlıklardan büyük işler çevirmeye kalkınca ne kadar dibe batabileceğini gördük. Widmark, ilerleyen yıllarda western ve macera filmleriyle daha çok karşımıza çıkmıştır.