Lawrence Kasdan’ın ilk yönetmenliği olan Body Heat (1981), klasik kara filmlerden aşina olduğumuz bir konuya sahip. Avukat Ned Racine, tesadüfen Matty Walker ile karşılaşır ve onun cazibesine ilk görüşte vurulur. Matty’de ona karşılık verir ama ortada küçük bir sorun vardır; Matty’nin zengin ama onu mutlu edemeyen kocası Edmund. Her an yakalanacakları korkusuyla diken üstünde duran bu ilişki, nereye kadar devam edecektir? Ned’in parası yoktur ve evlilik sözleşmesinden dolayı Matty’nin zenginliği ise sadece evliyken vardır. Aşklarını yaşayabilmeleri için tek çıkış yolu gözükmektedir: O da Edmund’ı ortadan kaldırmak. Kusursuz bir cinayet planı, zengin olmaya ve aşklarını yaşamaya yetecek kadar para kazandıracak mıdır?
Body Heat filmi ile kalıplaşmış ölümcül kadın (femme fatale) karakteri alınıp 80’ler sinemasına uyarlanarak ardından gelen erotik yeni kara filmlerin de önü açılmıştır. Döneminde uygulanan yasaklardan ötürü klasik kara filmlerde sevişme sahnelerine tanık olmayız. Ateşli bir öpücük sonrası görüntü kararır ve içi dolu bir küllük görüntüsü görürüz. Yaşadıkları yasak ilişkiden dolayı gergin olan çiftimiz bir öpücük ve sigara sonrasında sakinleşmişlerdir. Ama 70’li yıllara geldiğimizde şiddet; okkalı bir tokattan veya sevişme; bir öpücük sonrası içilmiş bir sigaradan ibaret değildir. Yaşananlar daha gerçek, acımasız ve biraz da abartılıdır. Kadınlar her zaman ki gibi zeki ve kötüdür, erkekler ise kendini uyanık zanneden ama aslında dişi örümceğin ağına takılmış kurbanlardır. Masumiyeti temsil eden beyaz bir kıyafetle karşımıza çıkan kadını, kocasının ölümü sonrası siyahlara bürünmüş olarak görmek artık şaşırtıcı değildir. Çünkü aynı sahneyi 40’lı yıllardan beri görüyoruz. Matty’nin kara filmleri hatmetmiş bir karakter olduğunu söyleyebiliriz. Ama Ned, klasik filmleri izlemek yerine hovardalıkla meşgulmüş galiba.
Sıcaktan kavrulan bir Florida yazında geçen film, yanan bir restoranın görüntüsü ile açılıyor. Orada anne babasının hatırası olduğu için yangına hipnotize olmuş gibi bakan Ned, hem geçmişinin hem de geleceğinin çöküşünü görüyor aslında. Ayrıca mevzuyla tamamen alakasız duran, Ned’in araba süren palyaçoya şaşkın şakın baktığı sahne de karadulun kurbanı için küçük bir uyarı niteliği taşıyor.
Lawrence Kasdan, ilk uzun metrajı olmasına rağmen türe hakimiyet konusunda başarılı. Ana ve yan karakterler, ışık gölge kontrastı ve sürpriz final gayet yerinde kullanılmış. Öncülleri arasındaki en büyük fark ise geriye dönüş (flashback) ve anlatıcı kullanılmamasıdır. Ortaya çıkan gerçekleri, görüntüyle değil diyalogla izleyiciye aktarmak tercih edilmiş. Kadroya da kısaca değinelim: Kathleen Turner’ın ilk sinema oyunculuğu olmasına rağmen tehlikeli kadın karakterini etkileyici bir şekilde canlandırıyor. Saf avukat William Hurt ile iyi bir ikili oluyorlar. Ayrıca Richard Crenna’yı; ölmeye mahkum koca olarak, Mickey Rourke’u ise ufak bir rolde görmek mümkün.
Erotizm dozu yüksek yeni kara filmlerin öncülleri arasında yer alan Body Heat, Double Indemnity (Çifte Tazminat, 1944) filminin 80’ler versiyonu izlenimi veriyor. Kara film klişelerini başarılı bir şekilde kullanan ve türün sevenlerini memnun edecek bir yapım.
KÜNYE / IMDB: 7,4
Yönetmen ve Senarist: Lawrence Kasdan
Oyuncular: Kathleen Turner (Matty Walker), William Hurt (Ned Racine), Richard Crenna (Edmund Walker), Ted Danson (Peter Lowenstein), Mickey Rourke, J.A. Preston (Oscar Grace), Kim Zimmer (Mary Ann)
Görüntü Yönetmeni: Richard H. Kline
Kurgu: Carol Littleton / Müzik: John Barry
Ülke: ABD