Geçtiğimiz yıl Ölümlü Dünya filmiyle özellikle genç kitlenin ilgisini çeken Ali Atay, yine kara komedi türünde bir yapıma imza atıyor. Seri katilin peşine düşen cinayet büronun başına gelen komik olayları anlatan Cinayet Süsü (2019), farklı bir konuyu işlemesine rağmen, izleyici büyük ihtimalle beğeni çıtasını Ölümlü Dünya’ya göre oluşturacaktır.
Genellikle yerli izleyici mizahta devamlılığı sevdiğinden aynı yönetmen ve oyunculardan yine aynı dozda mizah bekler. Onun için de son dönem komedi filmlerimiz biraz skeçler halinde ilerleyerek daha akılda kalıcı ama bütün olarak pek de bir şey ifade etmeyen yapımlardan oluşuyor. Ölümlü Dünya kara komedi açısından sinemamızda farklı bir ton yakalamasına rağmen komik olsun diye yapıldığı belli olan sahnelerden oluşuyordu. Bunun için de sosyal medyada bazı sahnelerinin ve repliklerinin paylaşıldığına sıklıkla şahit olmuşsunuzdur. Aslında ana akım sinemadan asıl beklenen, derli toplu bir giriş, gelişme ve sonuç olması gerektiğidir. Ölümlü Dünya ise gerek finali gerekse karakterleri ile açık uçluydu. Cinayet Süsü’nde ise yönetmen ve senaryo ekibi bu sefer aynı hatalara daha az düşüyor ve ana hikayeye komik sahneleri yedirerek çıtasını yükseltiyor. Ayrıca karakter sayısının azalması ve mizahın oyunculara bölünmesi de iyi olmuş.
Ölümlü Dünya’nın en sevilen karakterlerinden birini canlandıran ve senaryo ekibinde de yer alan Feyyaz Yiğit’in mizahını açıkçası abartılı bulmuştum. Fakat Cinayet Süsü’nde Binnur Kaya ile iyi bir ikili olmuşlar ve komedi unsuru dengelenmiş. Ama ikilinin yer aldığı sahnelerin, ana hikayeden yani seri katilden kopmamıza yol açtığını ve belden aşağı esprilerin fazlaca sündürüldüğü gerçeğini de hatırlatmakta fayda var. Üstünde Erdal Bakkal karakterinin halen izlerini taşıyan Cengiz Bozkurt ise her şeye rağmen olduğu her sahnede parlamayı ve öne çıkmayı başarıyor. Uğur Yücel babacan ve tatlı sert tavırlarıyla komik olmaktan çok ekibi toparlamaya çalışırken Mert Denizmen ve Mehmet Özgür daha sakin ve abartısız performanslarıyla dikkat çekiyor.
Komedi kısmını bırakıp suç tarafına değinirsek; ilginç ve sürprizli bir seri katil hikayesi izleyiciye sunuluyor. İlk kurban bulunduğunda True Detective dizisinin tonunda cinayetlere şahit olacağımızı düşünmüştüm ama olayın seyrinin Se7en (Yedi, 1995) filmine kadar dayandığını söylemek mümkün. Ayrıca vermek istediği mesajı, hem esprilerin içinde yoğun olarak hissettiriyor hem de finaliyle kendini göstermeyi başarıyor. “Olur böyle vakalar, Türk polisi yakalar” klişesini kırıp teşkilattaki bıkkınlığa ve umursamazlığa odaklanılması, kara komedi sınırları dahilinde çok başarılı olmuş. Kaytarmak için yer aramaları ve olayın ciddiyetinden bihaber olmalarının yanı sıra Amerikan filmlerinden öğrendikleri klişeleri beceriksizce uygulamaya çalışmaları da teşkilatın trajikomik tarafını ortaya koyuyor. Suç filmlerinde sıklıkla kullanılan kamera hareketleri de filmin doğal akışına çok iyi yedirilmiş.
Cinayet Süsü filminde, Ali Atay ve senaryo ekibi (Ali Atay, Aziz Kedi, Feyyaz Yiğit) bir önceki çalışmalarının üstüne koymayı başarmış. Ölümlü Dünya’ya devam filmi çekmek yerine farklı bir hikayeyi konu edinmesi ise günümüz şartlarında takdir edilesi bir tercih olmuş. Derli toplu, sıkmayan, pek kahkaha attırmasa da yer yer gülümseten bir filme imza atmışlar.
KÜNYE / IMDB: 7,4
Yönetmen: Ali Atay
Senaryo: Ali Atay, Aziz Kedi, Feyyaz Yiğit
Oyuncular: Uğur Yücel (Başkomiser Emin), Binnur Kaya (Komiser Asuman), Feyyaz Yiğit (Suç Uzmanı Dizdar Koşu) Cengiz Bozkurt (Komiser Salih), Mert Denizmen (Komiser Yardımcısı Alaattin), Mehmet Özgür, Müfit Kayacan
Görüntü Yönetmeni: Ahmet Bayer
Kurgu: Evren Luş
Ülke: Türkiye